Yeni Bir Pazara Açılmadan Önce Sormanız Gereken 6 Soru

E-ticaret firmanız için yeni bir pazara girmek, işinizi büyütmek için yepyeni fırsatlar sunabilir. Ancak bu adım öncesi stratejik planlama ve değerlendirme yapmalı, yeni bir pazarın karmaşık dünyasını anlayabilmek için doğru sorular sorarak içgörü toplamalısınız. Bu yazımızda yeni bir pazara açılırken sormanız gereken temel soruları ele alacak ve bu pazara başarılı bir şekilde giriş yapabilmeniz için rehber olacağız.

1. Hedef pazarımdaki tüketici demografiği ve pazar potansiyeli ne durumda?

Cross-Border E-Commerce Consumer Report’a göre, sınır ötesi alışveriş yapan tüketicilerin genel bazı endişeleri bulunuyor. Yüksek teslimat maliyetleri %45’inin sınır ötesi alışverişlerinde en çok çekindiği konulardan biriyken, %36’sı teslimat hızının yavaş olmasından, %34’ü ise e-ticaret sitesinin güvenliğinden endişe ettiği için yurt dışındaki satıcılardan ürün satın almayı tercih etmiyor. Ayrıca ankete katılan her 4 kişiden birinin de sınır ötesi alışverişlerinde satıcılara olan güvensizlik ve yüksek vergiler engel oluşturuyor. Sizin de bu bilgiler ışığında, yeni bir pazara açılmadan önce dikkat etmeniz gereken pek çok nokta ön plana çıkıyor.

Yeni pazara açılmadan önce ilk yapmanız gerekenlerden biri elbette hedef pazarınızı detaylıca araştırmak. Özellikle ABD ve İngiltere gibi hem teknolojik altyapının gelişmiş olduğu hem de tüketicilerin alışveriş yapmaya istekli olduğu pazarlarda alışveriş örüntülerini tespit edip buna göre ilerlemek önemli. Hedef pazardaki tüketicilerinizin yaş ve cinsiyet gibi temel demografik özelliklerinin yanı sıra nerede yaşadıkları, hangi işle uğraştıkları, alışveriş alışkanlıkları gibi daha detaylı analizler yapmanız iş stratejinizi oluşturmanızda etkili olabilir. Tüketicilerin en çok hangi dönemde alışveriş yaptıkları, hedef ülkeye özel indirim dönemleri, öte yandan özel günler ve bayramları da araştırmanıza dahil etmeniz, pazarlama kampanyalarınızı oluştururken farklılaştırma stratejinize hizmet edecektir.

Tüketici analizinin ardından dikkate almanız gereken bir diğer temel konu ise, hizmet verdiğiniz sektörün hedef pazarınızda yer edinip edinemeyeceğini tespit etmek. Mobilya, oyuncak, tekstil ve anne&bebek ürünleri kategorilerinde yeni bir pazar arayışınız varsa, bu kategorideki ürünlerinize detaylı bir inceleme yapan sektör özel bloglarımızı incelemenizde fayda var.

• İngiltere Pazarı Türk Mobilya Sektörü için Neden Önemli?
• İhracatta Yeni Fırsat Alanı: Oyuncakların Sınır Ötesi Yolculuğu
• Tekstil Ürünlerinizi ABD’ye Ulaştırmak: Türk İşletmeler için Bir Rehber
• Bebek Ürünlerinin İhracatını Yapmak

2. Websitem ve müşteri destek ekibim farklı dillerde hizmet vermeye hazır mı?

Yeni bir pazara açılmadan önce websiteniz ve varsa müşteri destek ekibiniz de en az sizin kadar hazır olmalı. Websitenizi hedef pazarınıza hazırlarken global dillerden en az birine yer vermiyorsanız, ürünlerinizin benzer kategorilerdeki rakiplerinizin önüne geçmesi zor olacaktır. Bununla beraber doğru bilgilerin yer aldığı ve alıcılarınıza fayda sunacak ürün açıklamaları ve SSS’ler için hedef dillerde kaliteli çevirilere yer vermek önemli.

Sınır ötesi alışverişlerinde müşteri desteği ile iletişime geçmek isteyen tüketiciler ile kendi dilinde hizmet almak isteyenlerin oranı birbirine çok yakın.

Görsel 1. (Cross-Border E-Commerce Consumer Report)

*%16 Websitesi ana dilimde değil

*%15 yerel satıcılardan alışveriş yapmayı tercih ederim

*%15 müşteri destek ekibiyle iletişime geçebilmek isterim

3. Hedef pazarımdaki popüler ödeme yöntemleri neler?

Ödeme yöntemleri uluslararası ticarette bir engel oluşturabiliyor. Bunun önüne geçmek için ödeme yöntemleri ve para birimlerinin yerelleştirilmesi ve bunların e-ticaret platformunuza entegre edilebilmesi oldukça önemli. Dünya genelinde diğer ödeme yöntemlerine (kredi ve banka kartları, “Şimdi al sonra öde”, kapıda nakit ödeme) kıyasla dijital cüzdanların kullanımı oldukça yaygın. Avrupa ve ABD’de PayPal yaygın ve güvenilir bir ödeme yöntemi olarak kullanılmaya devam ederken, ABD’de Apple Pay, Samsung Pay, Google Pay gibi mobil ödeme yöntemleri öne çıkıyor. E-ticaretin en büyük pazarı Çin’de ise pazarı domine eden Alibaba’nın sunduğu Alipay mobil ödeme yöntemleri arasında popüler.

Ödeme yöntemlerinin ve para birimlerinin yerelleştirilmesi, kültürel farklılıklardan etkilenen başka bir konudur. Yeni pazarda tercih edilen ödeme seçeneklerini anlamak ve bunları e-ticaret platformunuza entegre etmek çok önemlidir. Popüler dijital cüzdanlar veya bölgeye özgü ödeme ağ geçitleri gibi yerel ödeme yöntemleri sunmak, ödeme işlemi sırasında müşteriler için güven ve rahatlık oluşturmaya yardımcı olabilir.

Benzer şekilde, fiyatları kendi para biriminiz yerine yerel para birimlerinde sunmak, hedef pazar için daha sorunsuz ve güvenilir bir alışveriş deneyimi sağlamada yardımcı olabilir. Ödeme yöntemlerinde de aynı yaklaşımla ilerlemek, sepet terk etme oranını da azaltacağı için satışlarınıza doğrudan olumlu etki edecektir.

4. Hedef pazarımdaki vergi oranları ve gümrük gereklilikleri neler?

Uluslararası ticaret yapan işletmeler, hükümetler tarafından belirlenen bazı yasal zorunluluk ve regülasyonlara tabi oluyor. Farklı bir pazara açılırken dikkate almanız gereken önemli bir konu da ürünlerinizin hedef ülkenize sorunsuz bir şekilde giriş yapabilmesi için gümrük koşullarına uyduğundan emin olmak. Öte yandan iki ülke arasındaki anlaşmalar (örn. serbest ticaret anlaşmaları) gümrük vergisi ve benzeri kısıtlamalar da belirleyici bir faktör olabilir.

Gümrük vergileri, anlaşma şartları gibi detayları Ticaret Bakanlığı’nın Kolay İhracat Platformu’ndan edinebilirsiniz. Yine e-ihracat’la ilgili bilgiler, verilen destekler ve benzeri konulara Ticaret Bakanlığı sitesinden ulaşabilirsiniz.

Gümrük vergilerinin yanı sıra, ürünlerinizi pazaryerleri üzerinden satışa sunacaksanız, pazaryerlerinin kendine özel komisyon oranlarının ve ürün kabul koşullarının farkında olmalısınız. Hedef ülkeniz Avrupa’da ve satış kanalınız buradaki pazaryerlerinden biri ise Avrupa’daki pazaryerlerini detaylı inceleyen blog yazımıza göz atın.

5. Ürünlerimi farklı bir pazara nasıl ulaştıracağım?

Ürünlerinizi yerel pazardan uluslararası arenaya taşırken tercih edebileceğiniz birden fazla yol var. Mikro ihracat ile pazaryerleri ya da doğrudan kendi e-ticaret siteniz üzerinden, 300 kilogramı aşmayan ve 15.000 Euro limitli gönderilerinizi kargo firmaları aracılığıyla yeni alıcılarınıza kolayca ulaştırabilirsiniz. Depo kiralama ile doğrudan pazarın içerisinde bulunabilir, böylelikle teslimat sürelerini kısaltarak uluslararası kargolamadan doğan maliyetleri azaltabilir ve siparişlerinizi daha hızlı ulaştırabilirsiniz. Ürünlerinizi yurtdışı pazarlara ulaştırmada tercih edebileceğiniz bir diğer alternatif ise fulfillment hizmeti almak. Bu noktada hedef pazarınıza karar verdikten sonra OPLOG gibi güvenilir bir fulfillment hizmet sağlayıcısı ile anlaşarak, ürünlerinizi bulunduğunuz yerden dünyaya ulaştırırken, depo kiralama, güvenlik, çalışanlar gibi birçok kalemden tasarruf edebilirsiniz.

6. İadeleri nasıl yöneteceğim?

Uluslararası ticarette iadeler konusu, e-ticaret firmalar kadar tüketicilerde de endişe yaratıyor . Öyle ki sınır ötesi alışveriş yapan tüketicilerin %73’ü iadelerde sorun yaşayacağına inandığı için yurt dışındaki bir firmadan ürün almayı tercih etmiyor. Kötü iade yönetimi pazaryeri puanınızı, müşteri bağlılığınızı, karlılığınızı ve daha pek çok konuyu olumsuz etkileyebiliyor. Yeni bir pazara açılmak başlı başına zor iken, iade ve teslimattan doğan problemler buradaki yerel firmalarla rekabet ederken satıcıların önünde bir engel daha oluşturabiliyor.

Son olarak

Yeni bir pazara girerken dikkatli bir planlama ve derinlemesine bir araştırmak yapmak işletmenizin burada kalıcı bir yer edinebilmesi için oldukça önemli. Hedef pazarınıza açılmadan önce yukarıda yer verdiğimiz 6 soruyu ele alarak daha bilinçli kararlar alabilir, büyümenizi sürdürülebilir hale getirerek işletmenizin potansiyelini açığa çıkarabilirsiniz.

Hedef ülkeniz Avrupa ya da ABD ülkelerinden birindeyse, OPLOG’un global fulfillment ağı ile tanışmanın tam sırası. OPLOG, e-ticaret lojistiğindeki 10+ deneyimi ile ürünlerinizi yeni pazarlarda yeni alıcılarınızla buluştururken, globalde büyümenize ve markanızı konumlandırmanıza destek oluyor.