Operasyonlarınızı OPLOG'a TaşıyınTaşınma Masraflarınızı Biz Karşılayalım!
Teklif Alın

Alışveriş Sezonunda Satış Artırmak (ve Kaçırmamak İçin) Tüyolar

two women shopping

Alışveriş sezonunda satışlardaki artışın tatlı hayallerini kurmak hepimize çok iyi geliyor. OPLOG olarak bu dönemin sunduğu fırsatları maksimumda kullanabilmeniz için gerekenleri sizlerle paylaşmayı sürdürüyoruz. Bir yandan operasyonel düzenlemelerinizi yapıp stok kontrollerinizi gerçekleştirirken diğer yandan teknoloji tarafındaki eksiklerinizi tamamlıyorsunuz. Peki ya müşteri deneyimi ve pazarlama? Bu makalemizde, e-ticaretin son dönemdeki olmazsa olmaz uygulamalarını ve müşterilerinizle markanızı buluştururken izleyebileceğiniz alternatif yöntemleri anlatacağız. 

Stok olmadan da satış yapabilmek: Back-order altyapısı   

Müşteri deneyimini iyileştirirken satışların kaçmasını engelleyecek birkaç altyapı düzenlemesiyle lafa başlayalım. Burada sormamız gereken şu: Müşterinize karşı ne kadar şeffafsınız? Pazarlamadan deneyim tasarımı ve müşteri ilişkilerine, günümüzün en önemli iletişim trendi şeffaflık. Bugün tüm tüketiciler alışveriş yolculuğu boyunca kararlarını etkileyecek tüm detaylara anında ve açık şekilde sahip olmak istiyor.  

Normal e-ticaret süreçlerinde bir ürünün stoku bittiğinde onu satışa kapatırsınız veya tercih edilmeyen bir yöntem olarak ürünü stok yenilendikten sonra göndermek üzere açık tutarsınız. İlk senaryo doğrudan satışın kaçması ve müşteriyi rakibinize kaptırmak demek. İkincisi ise “Siparişim nerede, neden teslimata çıkmadı” gibi sorulara gebe ve müşteri deneyimine hançer vuran bir tutum.  

Back-order alabilme yetkinliği olan şirketler, ürünlerinin stoku bittiğinde satışa kapatmak yerine, bu bilgiyi ve yeni stokun ne zaman geleceğini müşteriyle açık şekilde paylaşabiliyor. Böylece müşteri karar verme sürecinde bu bilgiyi değerlendiriyor. Ürünü beğendiyse, belirli bir süre beklemeyi kabullenebiliyor. Siz de, sitenizdeki sipariş sayfası üzerinde yapılacak düzenlemelerle veya Shopify ve benzeri platformlardaki eklentilerle bu bilgileri müşterilerinize sağlayabilirsiniz. “Sepete ekle” veya “Satın Al” butonunuzun hemen yakınında ürünün tedarik sürecinde olduğunu ve gönderimin gerçekleştirilebileceği tarihi net şekilde belirtebilirsiniz. Aynı sepette farklı tarihlerde gönderilebilecek ürünler varsa, bunlar için parçalı gönderme seçeneği eklemek de bir alternatif.  

Back-order altyapısı, envanter yönetimi ile CRM arasında bir yerde duruyor; teknik bir detay gibi gözükse de, satış kaçırmamanın yanı sıra bu şeffaflığı sağlayarak müşterinizin markanıza güvenini artırıyor.  

Şeffaflık, bilgi, takip: Cut-off bilgilendirmeleri 

Bu kadim lojistik terimini aldık ve müşteri deneyimini iyileştirmenize destek olacak bir araç olarak özümsedik. Neden bahsettiğimizi detaylandıralım. Cut-off en genel haliyle lojistikte bir işlemin sona erme süresini belirtir. E-ticarette müşterinizi ilgilendiren boyutuyla ise, müşterinin sipariş ettiği ürünün ne zaman kargoya çıkacağı ve eline ne zaman ulaşacağı bilgisine sahip olmasıdır. Burada kendi e-ticaret sitenizde sayfanın en üstünde örneğin, “Saat 16.00’ya kadar verilen siparişler aynı gün içerisinde kargoya teslim edilir” gibi bir banner’a yer verebilir veya çalıştığınız pazaryerinin “Aynı gün kargo” etiketini kullanabilirsiniz.  

Bu, yine şeffaflık ve güven unsurlarına hizmet ederken, aynı zamanda müşteriyi aksiyon almaya da teşvik ediyor. Üstelik müşteri ilişkileri departmanınıza gelecek “Siparişim nerede” sorularını da azaltıyor.  Bu noktada OPLOG olarak, birlikte çalıştığımız şirketlerin olabildiğince rekabetçi cümleler kurabilmesini sağlıyoruz ve benzer ürünü daha hızlı göndereceğini taahhüt edebilen markalarımızın rakipleri arasında net şekilde öne çıktığını gözlemliyoruz.  

Buradaki deneyimi tamamlamak için birkaç önemli noktadan daha bahsedebiliriz. Örneğin sipariş tamamlandıktan sonra müşterinizi yönlendirdiğiniz “Teşekkürler” sayfasında sıkça sorulan sorulara yer verebilirsiniz. Sipariş takip ekranlarının halihazırdaki fiziksel operasyonla ilgili olabildiğince fazla bilgi içermesi ve mümkünse kargo firmalarının takip ekranlarının websitesinin içine gömülmesi veya doğrudan link verilmesi de önemli.  

Backorder ve cut-off yönlendirmeleri için sipariş yönetim sistemi ve kargo takip sistemlerine sahip olmanız gerekiyor. Bu konuda fulfillment sağlayıcınız size gerekli altyapıyı sağlayabilir. OPLOG olarak bizim sunduğumuz teknolojik altyapıların müşteri deneyiminize nasıl fayda sağladığını öğrenmek için şimdi bize yazın.  

e-book sales

Envanter yönetimi perspektifinden: Sosyal ticaret 

Müşterilerinizle temas noktalarını iyileştirmekten bahsederken sosyal medyayı es geçeceğimizi düşünmüş olamazsınız. Sosyal ticaret son 3 yıldır konuşageldiğimiz bir konu ancak bugün artık hayatımızın olmazsa olmaz bir parçası haline gelmiş durumda. Influencer Marketing Hub’ın son araştırmasına göre, 2023 sonunda global sosyal ticaretin 1,3 trilyon dolarlık pazar büyüklüğüne erişeceği öngörülüyor.  

Sosyal ticaret markalara her gün milyonlarca insanın dahil olabileceği müthiş ölçeklerde bir etkileşim alanı yaratırken, diğer yandan çeşitli zorlukları da beraberinde getiriyor. Bu makalede alışveriş sezonu boyunca yürütebileceğiniz influencer işbirliklerinden veya Facebook mağazanızı nasıl yönetmeniz gerektiğinden bahsetmeyeceğiz. Bizim parmak basmak istediğimiz nokta sosyal ticaretin envanter yönetimi ve lojistikle ilişkisi.  

Statista’nın araştırmasına göre, tüketicilerin yalnızca %15’i sosyal medya platformları üzerinden satın aldığı bir ürünü nasıl iade edebileceği hakkında bilgi sahibi. Daha çarpıcı bir rakam: Tüketicilerin %98’i en az bir kez sosyal platformlarda beğenerek “Şimdi satın al” düğmesine bastıkları bir ürünün stokta kalmadığı gerçeğiyle yüzleşmiş. Ne büyük hayal kırıklığı! Üstelik şirketler için bu, doğru kişileri hedeflemek için harcanan pazarlama bütçesinin boşa gitmesi demek.  

Önerimiz alışveriş sezonu öncesinde envanter yönetim sistemleriniz ile sosyal platformlar da dahil tüm satış kanallarınız arasında eşgüdümü sağlayacak adımları tamamlamanız. OPLOG olarak, sayısız farklı satış kanalıyla kusursuz entegrasyon sağlayabilen altyapımızla, sadece siparişlerinizin değil, aslında müşterilerinizin arzularının eksiksiz ve tam vaktinde karşılanmasına destek oluyoruz. Size uzmanlarımız anlatsın.   

Alışveriş sezonunun başrolü: Oyunlaştırma 

Rekabetin dorukta olduğu bu pazarda yer edinmek, özellikle yoğun alışveriş sezonu sırasında sıkça zorlayıcı bir çaba olabilir. Ancak bu süre zarfında satışlarınızı sürdürmekle kalmayıp aynı zamanda yükseltmenin bir sırrı olsaydı ne olurdu? Cevap, oyunlaştırmada yatıyor! 

Oyunlaştırma, tüketicilerinizi cezbetmek ve müşterilerinizin her zaman daha fazlasına istemesini sağlamak için oyun elementlerini dahil ederek manyetik deneyimler yaratma pratiğidir. Bu pratik, alışveriş yapmayı interaktif ve eğlenceli bir hale getirerek müşterilerinizle bağ kurmanıza da yardımcı olur. İşte masaya getirdikleri: 

Topluluk: Tüketicileriniz oyun ve bulmacaları çözmek ve deneyimlerini paylaşmak için bir araya geldikçe, markanız bir topluluk inşa etmiş olur. 

Görünürlük: Satışlarınızı ve kampanyalarınızı oyunlaştırmak pazarlama çalışmalarınıza direkt olarak bir heyecan katmanı eklerken, marka görünürlüğünü ve ağızdan ağıza pazarlamayı da artırır. 

Daha fazla satış: Topluluk büyüdükçe ve görünürlük arttıkça, doğal olarak sadık bir müşteri tabanı oluşur, bu da satışlarınızın artmasına yardımcı olur. 

Peki, alışveriş sezonu boyunca siparişlerinizi nasıl oyunlaştırabilirsiniz? İşte bizden size basit bir oyunlaştırma uygulaması. 

  1. Bir kupon veya indirim kodu oluşturun. 
  2. Bu kupon/indirim kodunu dört parçaya bölün.  
  3. Her bir kod parçasını 4 ayrı teslimatta müşterilerinize gönderin. Burada önemli olan süreçlerle ilgili müşterilerinizin bilgilendirilmiş olması. Bunu da websiteniz, sosyal medya kanallarınız, e-posta, push notification’lar ve SMS gibi farklı iletişim kanalları üzerinden kolayca yapabilirsiniz. 
  4. Aldıkları her yeni gönderiden sonra, “Yalnızca 2 sipariş sonra kuponun sende” gibi iletişimlerle müşterilerinizi teşvik edin.  
  5. Müşterileriniz dört siparişten sonra parçaları bir araya getirerek koda ulaşabilsin.  

Merak, eğlence ve özel bir ödül ile kurgulanmış basit ve etkili bir oyunlaştırma çalışması ve hedefe ulaşmak için tekrarlanan siparişler ile artan satışlar!  

Burada sisteminizi doğru gönderiye doğru kodu koyacak şekilde sorunsuz yürütmeniz çok önemli. OPLOG, kullandığı ileri teknolojiler sayesinde elde ettiği %100 teslimat doğruluğu oranıyla, işler oyunlaştığında da size yardımcı olabilir. Nasıl mı? Şimdi keşfedin.  

Uygun altyapılarla mümkün: Omnichannel stratejisi   

Günümüzün dijitalleşmiş dünyasında gerçek dünya ile online arasındaki sınırlar tamamen bulanıklaşmış durumda ve bu koşullarda omnichannel stratejisinin şirketler için faydalarını artık biliyoruz. Omnichannel yaklaşımı sayesinde müşteri verileri tek bir veritabanında saklanıp işlenebiliyor. Hedefli pazarlama çalışmaları ve kişiselleştirilmiş deneyimler yaratmak mümkün oluyor. Müşterinin markayla ilk temasından satış sonrası etkileşimlere kadar tüm yolculuk takip edilebiliyor. Böylece mevcut müşterinin sadakati sürdürülerek satış artışından marka değerine pek çok alanda ilerleme sağlanabiliyor.  

Buradaki asıl püf noktası, mobil, sosyal platformlar, web mağazaları, çevrimiçi veya çevrimdışı tüm temas noktalarını birbirinden ayrı veya birbiriyle rekabet eden kanallar olarak değil, birbirini bütünleyen tek bir ekosistem olarak ele almak. Bu da, pazarlamadan tedarike, müşteri ilişkilerinden veri analitiğine bir şirketin içindeki farklı birimlerin tek bir mekanizma halinde uyumla çalışmasını gerektiriyor.  

Elbette bu stratejinin en önemli tamamlayıcılarından biri de satış kanalları arasında stok senkronizasyonu sağlayabilmek. Dakikalar içerisinde birden çok kanaldan düşen yüzlerce sipariş varken, stok verileriniz eşzamanlı olarak güncellenmiyorsa, müşterinize sattığınız ürünün elinizde kalmadığını açıklamak zorunda kalabilirsiniz. İdeali, websitenizin altyapısı veya bir entegratör aracılığıyla ya da OPLOG’unki gibi depo yönetim sistemleriyle, farklı sistemler arasında eşzamanlı bilgi akışı sağlayan bir altyapıya sahip olmak.

OPLOG olarak, omnichannel fulfillment’ın gerektirdiği tüm teknoloji ve kaynakları B2B ve B2C operasyonlarınız için bir araya getirirken, satış kanallarınız arasındaki siparişlerinizi sorunsuz bir şekilde yönetmenize olanak tanıyoruz. ABD, İngiltere ve Almanya’da yer alan depolarımızla mükemmel hizmeti globale taşımanıza imkan veriyoruz. Alışveriş sezonu gibi en yoğun dönemde dahi, operasyonel zorlukları, kolayca göğüslemeniz için çalışıyoruz. Gelin, tanışalım.  

E-MAIL ADRESİNİZİ BIRAKIN 📧

OPLOG Bilgi Deposuna Abone Olun