Londra'da E-ticaretin Kalbi Attı, OPLOG Sahnedeydi
Eylül ayının o hareketli günlerinde, e-ticaret dünyasının gözü kulağı tek bir yerdeydi: Londra ExCeL. Sektörün devlerini, yenilikçi startup'ları ve binlerce vizyoner profesyoneli bir araya getiren Ecommerce Expo 2025, iki gün boyunca adeta bir teknoloji ve strateji şölenine ev sahipliği yaptı. 12.000'den fazla e-ticaret profesyonelinin ve 300'ün üzerinde çözüm ortağının katıldığı bu devasa etkinlikte, OPLOG olarak biz de yerimizi aldık.
Ancak biz oraya sadece bir katılımcı olarak gitmedik; biz, fulfillment endüstrisinin geleceğini değiştiren teknolojilerimizle ve ezber bozan iş modelimizle Londra'ya bir vizyon sunmaya gittik. Bu yazı, OPLOG'un global arenadaki bu güçlü gövde gösterisinin ve e-ticaret lojistiği dünyasına sunduğumuz devrim niteliğindeki yeniliklerin hikayesidir.
Ecommerce Expo 2025 Nedir? Sadece Bir Fuarın Ötesinde

Ecommerce Expo 2025, Avrupa'nın en prestijli ve kapsamlı e-ticaret etkinliklerinden biridir. Londra'nın devasa ExCeL fuar alanında düzenlenen bu etkinlik, sadece "online satış" üzerine kurulu yüzeysel bir buluşma değil; "Technology for Marketing" (Pazarlama Teknolojileri) ve "Smart Retail Tech Expo" (Akıllı Perakende Teknolojileri) gibi eş zamanlı etkinliklerle zenginleşen, 360 derecelik bir ekosistem deneyimidir.
Burada, "son kilometre teslimatı (last-mile delivery)", "yapay zekâ ve otomasyon", "sınır ötesi e-ticaret stratejileri" ve en önemlisi "fulfillment ve lojistik teknolojileri" gibi sektörün en kritik konuları masaya yatırılır. Katılımcı profili, D2C (Doğrudan Tüketiciye) markaların kurucularından, global perakende devlerinin lojistik ve operasyon direktörlerine kadar geniş bir yelpazeyi kapsar. Kısacası, eğer e-ticaretin geleceğinde söz sahibi olmak istiyorsanız, Ecommerce Expo 2025 tam olarak olmanız gereken yerdir.
OPLOG'un Misyonu: Londra'da Geleneksel Lojistiğe Meydan Okumak

OPLOG'un Ecommerce Expo 2025'e katılımı, bizim için bir tesadüf değil, uluslararası genişleme stratejimizin en önemli kilometre taşlarından biriydi. OPLOG'un Gelirlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı (VP of Revenue) Chris Sherlock liderliğindeki ekibimizin Londra'daki misyonu netti: Avrupa pazarının kalbinde, geleneksel e-ticaret lojistiği anlayışına meydan okumak.
Avrupa pazarı, özellikle İngiltere, devasa ancak katı kuralları olan "legacy" (eski sistem) 3PL firmalarının hakimiyetinde. Bu firmalar genellikle uzun vadeli, katı sözleşmeler, yüksek minimum sipariş adetleri ve esnek olmayan fiyatlandırma modelleri sunuyor.
Bizim Londra'daki varlığımız, üç temel hedef kitleye net bir mesaj vermek üzerine kuruluydu:
- Birleşik Krallık'taki Yerel Markalar (D2C ve KOBİ'ler) İçin: Bu kitleye, yerel pazardaki mevcut e-ticaret depolama hizmeti sağlayıcılarından daha esnek, daha teknolojik ve daha verimli bir alternatif sunduk. Onlara "Kurumsal Katılık Olmadan Kurumsal Çözüm" anlayışımızı ve gerçek PAYG (Kullandığın Kadar Öde) modelimizi anlattık.
- Avrupa'ya Girmek İsteyen Global Markalar (ABD, Asya vb.) İçin: Londra, global ticaretin bir merkezi. Fuara katılan sayısız uluslararası markaya, Avrupa pazarına giriş için aradıkları modern, teknoloji odaklı ve en önemlisi Post-Brexit karmaşasını çözen (hem UK hem de AB pazarına hakim) bir fulfillment ortağı olduğumuzu gösterdik.
- Globalleşmek İsteyen Türk Markaları İçin: Köklerimizi ve Türk markalarının global vizyonunu biliyoruz. Fuara katılan vizyoner Türk üretici ve markalarına, Avrupa'ya açılırken güvendikleri bir teknoloji partneriyle (OPLOG) bu adımı atmanın ne kadar kolay olduğunu, yerel bir oyuncu gibi rekabet edebileceklerini anlattık.
OPLOG Standı: Teknoloji, Strateji ve Gerçek Partnerlik
Standımız, fuarın en çok ilgi çeken noktalarından biri oldu. Ziyaretçilerimize kuru bir sunum yapmak yerine, onlara "geleceğin deposunu" ve "gerçek partnerlik" anlayışını canlı canlı deneyimlettik.
1. Gövde Gösterisi: Robotik Fulfillment ve TARQAN Demoları Standımızın merkezinde, operasyonlarımızın kalbi olan otonom mobil robotumuz (AMR) TARQAN vardı. Ziyaretçiler, TARQAN'ın karmaşık siparişleri nasıl yüksek bir hassasiyetle ve manuel operasyonlardan katbekat hızlı topladığını hayranlıkla dinledi. Bu, fuara katılan ve hâlâ geleneksel e-ticaret depolama hizmeti modellerine sıkışıp kalmış firmalar için bir aydınlanma anıydı. Onlara sadece bir robotu değil; azalan iş gücü maliyetlerini, artan operasyonel doğruluğu ve olağanüstü verimlilik artışını sergiledik.
2. Tam Kontrol: OPLOG ONE Platformu Canlı Demoları Teknoloji sadece robotlardan ibaret değildir. Asıl güç, o robotları yöneten beyindir. Ziyaretçilere, tescilli OPLOG ONE platformumuzun canlı demolarını sunduk. Katılımcılar, bir markanın tüm envanterini, siparişlerini, kargo süreçlerini ve iadelerini tek bir ekrandan, gerçek zamanlı olarak nasıl izleyebildiğini gördü. Rakiplerin sunduğu "kara kutu" lojistik hizmetlerinin aksine, OPLOG'un sunduğu bu radikal şeffaflık, en çok konuşulan konulardan biri oldu. Bu, bir e-ticaret lojistiği hizmetinden beklenen kontrolün tam tanımıydı.
3. "Fulfillment'tan Fazlası: Stratejik Partnerlik" (Chris Sherlock Anlatıyor) OPLOG'u geleneksel bir 3PL firmasından ayıran en temel farkı, fuarda bizzat VP of Revenue'umuz Chris Sherlock'tan dinledik. Chris, OPLOG'un sadece bir "hizmet sağlayıcı" değil, müşterilerinin kârlılığına doğrudan etki eden bir "iş ortağı" olduğunu vurgulayan taze bir deneyimini paylaştı.
Chris, yakın zamanda bir müşterimizle yaşadığı bir olayı anlattı: "Daha üç hafta önce, bir müşterimizle çalışıyorduk. Depomuza gelen ürünlerin mal kabul maliyetlerinin oldukça pahalı olabileceğini biliyorduk."
Peki, geleneksel bir lojistik firması bu durumda ne yapardı? Muhtemelen bu maliyeti müşteriye fatura ederdi. OPLOG ne yaptı?
Chris şöyle devam etti: "Müşterimiz, bizi doğrudan kendi üreticileriyle görüştürdü." OPLOG ekibi olarak proaktif bir adım atıp, müşterinin üreticisiyle temasa geçtik. "Üreticiyle çalışarak, ürünü nasıl daha verimli paketleyebileceklerini ve paletlere nasıl daha verimli yerleştirebileceklerini anlamalarına yardımcı olduk."
Sonuç? "Birdenbire, o [mal kabul] ücretini ve müşterimizin maliyetini düşürebilecek bir noktaya geldik."
Chris, müşterinin tepkisini de paylaştı: "Müşterimiz hayretler içindeydi. 'Siz bana resmen para kazandırıyorsunuz!' dedi."
İşte OPLOG felsefesi tam olarak bu. Chris Sherlock'un sözleriyle: "Bu, kısa vadeli bir iş değil. Bu, verimli olmak istediğimiz uzun vadeli bir partnerlikle ilgili." Bizim için başarı, müşterilerimizin tedarik zincirindeki verimsizlikleri bularak onların kârlılığını artırmaktır.
Aldığımız Geri Bildirimler: "Nihayet!" Diyen Bir Pazar
İki gün boyunca standımız hiç boş kalmadı ve topladığımız geri bildirimler, stratejimizin ne kadar doğru olduğunu bize tekrar gösterdi:
- UK Merkezli D2C Markaları: En sık duyduğumuz tepki şuydu: "Yani gerçekten sıfır minimum harcama mı? Bu inanılmaz!" Pazarın, esnek, teknoloji odaklı ve KOBİ'yi anlayan modern bir fulfillment partnerine ne kadar aç olduğunu gördük.
- Global Marka Yöneticileri: "Post-Brexit için sunduğunuz çift depo (UK/DE) stratejisi, şimdiye kadar duyduğumuz en net ve uygulanabilir çözüm." Global oyuncuların, karmaşık Avrupa regülasyonları karşısında OPLOG gibi çevik bir teknoloji ortağına ihtiyacı var.
- Türk Markaları: "İngiltere'ye açılmayı düşünüyorduk ama operasyon gözümüzü korkutuyordu. Sizin burada olduğunuzu görmek bize güven verdi." Türk markaları için OPLOG, "global güce sahip yerel kahraman" konumunda.
Kapanış: Asıl Devrim Şimdi Başlıyor!
Ecommerce Expo 2025 bizim için bir fuardan çok daha fazlasıydı; OPLOG'un global sahneye attığı imzanın, özellikle de Birleşik Krallık pazarına "Biz geldik ve kuralları yeniden yazacağız" demenin ilanıydı. Geleneksel e-ticaret lojistiği anlayışının, teknoloji, esneklik ve Chris'in anlattığı türden proaktif bir partnerlik anlayışı karşısında artık yetersiz kaldığını net bir şekilde gördük.
Londra'da sergilediğimiz bu gelecek vizyonu, sadece bir başlangıç. TARQAN robotlarımızla sunduğumuz verimlilik, OPLOG ONE ile sağladığımız şeffaflık ve PAYG modelimizle getirdiğimiz esneklik, artık tüm Avrupa'daki markaların hizmetinde.
Eğer siz de Ecommerce Expo 2025'teki bu teknoloji devrimini kaçırdıysanız veya operasyonlarınızı yavaşlatan mevcut e-ticaret depolama hizmeti sağlayıcınızdan sıkıldıysanız, daha fazla beklemeyin. Lojistiğin bir yük değil, bir büyüme motoru olabileceğini kanıtlamak için buradayız.





